Quantcast
Channel: Akademik Personel Destek ve Bilgi Paylaşım Forumu
Viewing all articles
Browse latest Browse all 4293

Mersin Üniversitesinde Çeviri bölümünde mülakat skandalı

$
0
0
2014 yılında Mersin Üniversitesi Çeviri Anabilim dalında girmiş doktora sınavında başarısız sayıldım ve akabinde araştırma görevliliği kadrom ile ilişiğim kesildi.İdare mahkemesinde açtığım davayı 2 yıl sonra kazandım ve sınavda başarılı iken başarısız gösterildim ve haksız yere kadrodan atılmış oldum. Tabi yaşadıklarım sadece bununla sınırlı değil. Yüksek Lisans tez danışmanım bir kaç gün sonra düzenleyeceği karşılaştırmalı edebiyat kongresi için yıl boyunca tezim ile ilgilenmedi ve bir sonraki yıla bırakmak istedi. Çünkü onun için birincil resmi ve etik görevi olan üzerine kayıtlı ve bundan dolayı ücret aldığı yüksek lisans tez öğrencisi değil ününe ün katacak olan kongresiydi. Bunun dışında henüz bu bölümün yüksek lisans öğrencisi değilken belli bir dönem o bölümde iyi niyetim suistimal edilerek bedelsiz çalıştırıldım. O dönem babamı kaybettiğim için hukuki haklarımı arayamadım. Fakat açtığım son davada bunu da dava dilekçemde belirttim ve delil olarak belgeleri ibraz ettim. Doktora sınavının olduğu gün ve öncesi tüm gün üniversite kayıt işlerinde görevliydim.Ki bu görevlerden biri daha sonra anlaşıldı ki benimle doktora sınavına giren diğer araştırma görevlisinin imiş. O dönem bölümde 3 asistan çalışıyorduk . Bu nedenle bölüme 3 görev verildi fakat ikisi bana yaptırıldı. Çünkü torpilli asistanın kendi sınavına sağlıklı görmesi gerekiyordu. Anlayacağınız sınava apar topar girdim.Gerçi önemi yoktu zaten sınav öncesi kimin kadrodan atılacağına karar verilmişti. Demokratik hukuk devletinde nesnel ilkelere göre yapılması gereken sınavın ve anayasada yer alan temel haklarımın bir önemi yoktu nasılsa. O dönemin bölüm başkanı mezuniyet çıkış belgeme şahsi odamın anahtarı ve kitaplar nerede gibi çirkin bir ifadeyi şerh düştü. Efendim lütfen herkes kendi şahsi anahtarını ailesine veya torpil geçtiği başka öğretim elemanlarına versin. Benim bu gibi bir işi yapmak gibi bir yükümlülüğüm yok.Aradan 3 yıl geçmişte olsa o bölümde yaşadıklarımın her birini gün gelince anlatmak için not tuttum.Belki bir gün kitap şeklinde de yazarım. Şimdi devam edelim; O dönem kadrodan atıldıktan sonra dava açmak çıkış işlemleri yaparken tez danışmanım ve bölüm başkanı koridorda herkesin içinde hakaret ettiklerinde benimde karşılık verme olasılığına karşı tutanak tutmak üzere hazırda bekliyordu. Tabi ben tuzaklarına düşmedim. Gene hatırlamışken bir defasında bir sınavda görevli iken bölüm başkanının bir dersine katılmamıştım, ki zaten o dersi de almıyordum katılmak gibi bir zorunluluğum yoktu. Bu yüzden beni anlamsız bir şekilde azarlamıştı.Ki ben bunu şiddet olarak yorumluyorum. Kadrodan atıldığımda bir profesör işte hocaların önünde şöyle böyle durulur demişti. Kusura bakılmasın ama ben cariye değilim. Kimsenin önünde de eğilmem. Saygı gösteririm ama eğilmem. Aslında davayı kazanacağımdan umudum yoktu zira doktora davaları hep kaybedilmişti. Ama ben birçok şeyi ispatladığım için bu davayı kazandım hem doktora yapma hakkımı hem de kadromu geri aldım fakat üniversite hala kararı uygulamadı.
Benim sormak istediğim bir soruda zamanında kendileri mahkeme kapılarında haklarını arayan bu öğretim elemanları, benim demokratik haklarımı çiğnediğinizde size haksızlık yapanlardan ne farkınız kaldı?

Viewing all articles
Browse latest Browse all 4293

Trending Articles


Mide ağrısı için


Alessandra Torre - Karanlık Yalanlar


Şekilli süslü hazır floodlar


Flatcast Güneş ve Ay Flood Şekilleri


Gone Are the Days (2018) (ENG) (1080p)


Yildiz yükseltme


yc82


!!!!!!!!!! Amın !!!!!!!!!


Celp At Nalı (Sahih Tılsım)


SCCM 2012 Client Installation issue