Merhaba Arkadaşlar
07/03/2017 yök kararı uyarınca ilişiğim kesildi bu ay içerisinde.
Ne "KHK gereği" ne "50 d maddesinin öğrencilikle beraber giden bir kadro türü olması" ne de "2018 nisanına kadar kadro sözleşmemin devam ettiği" göz önüne alındı. Kaldı ki 2013 yılında MEB'dan muvafakat alarak 33a ile atanmış bir ÖYP liyim. Yıldırma amaçlı bilimsel hazırlık! aldım ve ek sürelerimi de kullandım.
Peki KHK sonrası neyim? 50d li :) sözüm ona ama hala Fakülte kadrosundayım aslında . Hadi 50 d maddesi uyarınca olsun statümüz kabul edelim.
Yökün, azami sürelerin sıfırlanmasından "öğrencilik ile kadro durumunu birbirinden bağımsız göstererek" araştırma görevlilerini yararlandırmaması tuhaf ve tutarsız. Ben bu hafta dava açıyorum Antalya Bölge İdare Mahkemesine .
Azami süreden ötürü ilişik kesilemeyeceğine dair emsal kararlara da ihtiyacım var forumda arıyorum. İlişiği kesilen herkesi de Yök'e dava açmaya çağırıyorum. Bireysel olarak dilekçenizi yazıp avukatsız açılabilecek bir dava bu. örnek dilekçemi yarın buraya yükleyeceğim.
Kaç yıldır mobbinge maruz kalıyorum tam toparlandım çalışmamı tamamlayacakken işten atıldım. Hem de hiç sorulmadan, ön değerlendirme görüşme yapılmadan, haber verilmeden, hastalık ve mazeret izinlerim azami süreme eklenmeden .. bir kaç ay müsamaha göstermek tamamen ellerinde iken kurcalanmak suretiyle aleyhime işlem başlatarak...
Bu hafta 3. kez idari işlem tesis edilip son bir ilişik kesme tarihi elime verilecek ben de onunla gidip dava açacağım. Ellerine yüzlerine bulaştı zaten. Umarım mahkemeden olumlu sonuç alırız ve bu belirsizlik ortamı sona erer
asistanlara YÖK tarafından hiç değilse 6 ay gibi bir zaman tanııyp mevcut çalışmalarını tamamlamalarına izin verilebilirdi veya sözleşme bitiş tarihleri göz önüne alınabilirdi diye düşünüyorum.
SONUÇ: ÖNGÖRÜLEMEZLİK, İŞ GÜVENCESİZLİĞİ, SÜREKLİ DEĞİŞEN KARARLAR, AKADEMİNİN ENTRİKALARI,MOBBİNG,psikolojik hastalıklar, VS. VS.... liste uzar gider
07/03/2017 yök kararı uyarınca ilişiğim kesildi bu ay içerisinde.
Ne "KHK gereği" ne "50 d maddesinin öğrencilikle beraber giden bir kadro türü olması" ne de "2018 nisanına kadar kadro sözleşmemin devam ettiği" göz önüne alındı. Kaldı ki 2013 yılında MEB'dan muvafakat alarak 33a ile atanmış bir ÖYP liyim. Yıldırma amaçlı bilimsel hazırlık! aldım ve ek sürelerimi de kullandım.
Peki KHK sonrası neyim? 50d li :) sözüm ona ama hala Fakülte kadrosundayım aslında . Hadi 50 d maddesi uyarınca olsun statümüz kabul edelim.
Yökün, azami sürelerin sıfırlanmasından "öğrencilik ile kadro durumunu birbirinden bağımsız göstererek" araştırma görevlilerini yararlandırmaması tuhaf ve tutarsız. Ben bu hafta dava açıyorum Antalya Bölge İdare Mahkemesine .
Azami süreden ötürü ilişik kesilemeyeceğine dair emsal kararlara da ihtiyacım var forumda arıyorum. İlişiği kesilen herkesi de Yök'e dava açmaya çağırıyorum. Bireysel olarak dilekçenizi yazıp avukatsız açılabilecek bir dava bu. örnek dilekçemi yarın buraya yükleyeceğim.
Kaç yıldır mobbinge maruz kalıyorum tam toparlandım çalışmamı tamamlayacakken işten atıldım. Hem de hiç sorulmadan, ön değerlendirme görüşme yapılmadan, haber verilmeden, hastalık ve mazeret izinlerim azami süreme eklenmeden .. bir kaç ay müsamaha göstermek tamamen ellerinde iken kurcalanmak suretiyle aleyhime işlem başlatarak...
Bu hafta 3. kez idari işlem tesis edilip son bir ilişik kesme tarihi elime verilecek ben de onunla gidip dava açacağım. Ellerine yüzlerine bulaştı zaten. Umarım mahkemeden olumlu sonuç alırız ve bu belirsizlik ortamı sona erer
asistanlara YÖK tarafından hiç değilse 6 ay gibi bir zaman tanııyp mevcut çalışmalarını tamamlamalarına izin verilebilirdi veya sözleşme bitiş tarihleri göz önüne alınabilirdi diye düşünüyorum.
SONUÇ: ÖNGÖRÜLEMEZLİK, İŞ GÜVENCESİZLİĞİ, SÜREKLİ DEĞİŞEN KARARLAR, AKADEMİNİN ENTRİKALARI,MOBBİNG,psikolojik hastalıklar, VS. VS.... liste uzar gider